->
Tek taraflı akciğer tümörleri genellikle aynı yandaki böbreküstü bezine de sıçrar. Aynı yolla diyaframı aşarak yemek borusu, aort ve böbrek çevresindeki lenf bezlerine de yayılabilir. Otopsi sonuçlan bu tümörlerin uzaklık ayrımı olmaksızın geniş bir alana yayıldığını göstermektedir. Tümör lenf dolaşımı yoluyla göğüs boşluğu ve soluk borusu yanlarındaki lenf bezlerine yayılır. Akciğer tümörlerinin yayılım olasılığını belirleyen en az dört etken vardır;
– bölgede çok sayıda damar bulunması;
– akciğer lenf ağının geniş olması;
– tümörün hızlı gelişen tip olması (mikrositom denen küçük hücreli akciğer kanseri gibi);
– göğsün sürekli hareket ederek yayılmayı kolaylaştırması
Yayılımdan etkilenen başlıca organlar beyin (yüzde 45), karaciğer (yüzde 45), böbrek üstü bezleri (yüzde 35), kemikler (yüzde 30), böbrek (yüzde 25), pankreas (yüz de 10), dalak (yüzde 10), tiroit ve deridir (yüzde 3).
Çeşitli tümör tipleri arasında en geniş yayılım küçük hücreli akciğer kanserinde (mikrositom) görülür. Mikrositom olgularında yapılan otopsilerin yüzde 99 unda yayılım saptanmıştır. Bunun ardından sırasıyla büyük hücreli karsinom, adenokarsinom ve iğne hücreli karsinom gelir. Bronşçuk-hava keseciği (bronşiyol-alveol) tümörleri daha çok akciğer göbeğine yayılır. Bu olguların yüzde 10 unda tümör lenf bezleri, karaciğer ve kemiklere de sıçrar. Bronş-akciğer tümörlerinin yerinde büyümesi ve uzak organlara yayılabilmesi bir dizi önemli komplikasyona yol açar.
Pancoast sendromu
Akciğer tepesinde yerleşen en tipik tümördür. Tümör aynı zamanda göğüs duvarındaki yapılarda, yani akciğer zarında, üzerindeki yumuşak dokularda, altındaki iskelet ve kemiklerde de gelişir. Aşınma ve baskı yapması nedeniyle bir dizi tipik belirtiye yol açar. Kürekkemiği ile omuz başı arasındaki bölgede, köprücükkemiğinin üstünde, boyunda ve aynı taraftaki kolda gittikçe şiddetlenen İnatçı ağrılar ortaya çıkar. Benzer belirtiler tümörün köprücükkemiği üstü ve boyun alt yanındaki lenf bezlerine yayılması durumunda da görülür.
Metastaz
Bronş-akciğer kanseri vücudun birçok yerine yayılabilir. Yayılımdan en çok göğüs boşluğundaki ve köprücükkemiği üzerindeki lenf düğümleri etkilenir. Böylece kansere bağlı lenf daman iltihabı (karsinomatöz lenfanjit) gelişebilir. Tümörün karaciğer ve kemiklere yayıldığı durumlara da rastlanır. En çok küçük hücreli kanser türünde görülen beyin metastazları bazen tümörün ilk belirtilerini oluşturur. Akciğer tümörü tedavisi gören hastanın genel durumunun bîrden bozulması, konuşma bozukluklan, felç gibi belirtilerin ortaya çıkması tümörün beyne sıçradığının en açık işaretidir.
Tümör dışı sendrom
Akciğer tümörünün ilk belirtileri vermeden geliştiği durumlarda bu gelişmeye tümör dışı sendrom eşlik edebilir. Sinir, iç salgı ve metabolizma sistemlerini ilgilendiren klinik belirtilerle ortaya çıkan bu sendrom tümör tanışma yardımcı olduğu için çok önemlidir.
Üst anatoplardamar tıkanması
Bronş-akciğer kanseri akciğerler arasındaki bölgeyi kaplayarak üst anatoplar-damarın sıkışmasına ya da tıkanmasına neden olur. Bunun sonucunda tipik bir hastalık tablosu ortaya çıkar:
– Boyun, kollar ve yüzde morarma ve ödem görülür.
– Kollarda toplardamar tansiyonu yükselir.
– Göğüs kafesinin ön yüzünde yüzeysel toplardamarlar genişler.
iltihaplı komplikasyonlar
Bronş tıkanıklığına bağlı zatürree sık görülen bir komplikasyondur. Akciğer apsesi de tıkanıklık ötesinde gelişen enfeksiyonlara ya da tümör çıkarıldıktan sonraki doku ölümüne bağlı olarak ortaya çıkar.
Akciğer zarında (plevra) sıvı toplanması
Genellikle tümörün doğrudan akciğer zarında geliştiği olgularda görülür. Zar boşluğunda biriken sıvı çoğunlukla kanlıdır ve içinde kötü huylu hücreler bulunur. Tekrarlanan tahlillerle kötü huylu hücre içerdiği saptanmayan, ama çok uzun süren sıvı toplanması da çoğu kez bronş-akciğer tümörü belirtisidir.
Kalp dış zarında sıvı toplanması
Tümörün kalp dış zanna doğrudan yerleşmesi ya da akciğerler arası bölgedeki lenf düğümlerine yayılarak dolaylı yoldan buraya ulaşması sonucunda gelişir.
Diyafram siniri felci
Tümörün akciğer göbeği lenf düğümlerine yayılması sonucunda diyafram siniri felce uğrar.
BEKLENEN GİDİŞİ (PROGNOZ)
Tedavi edilmeyen bronş-akciğer kanseri çok hızlı ilerler. Kanser türüne göre ortalama yaşam beklentisi 6 ile 13 hafta arasında değişir. Bu süre farklılaşmamış hücreli karsinomlarda en kısa, adenokarsinom ve yassı hücreli karsinomlarda biraz daha uzundur. Hastalığın gidişini belirleyen çeşitli etkenler vardır. Ama günümüzdeki tedavi olanaklarıyla akciğer tümörünün gidişinde önemli bir iyileşme sağlanamamaktadır. Son on yıl içinde de hastalığın gidişiyle ilgili beklentiler değişmemiştir. Bununla birlikte araştırmalar sürdürülmekte ve tedavi yöntemlerinin bulunmasına çalışılmaktadır. Bronş-akciğer kanserinde erken tanı ve tedavi zordur. Bu nedenle ölüm oranının azaltılması, hastalığın kanser yapıcı çevresel etkenlerin ortadan kaldırılmasıyla Önlenmesine bağlıdır.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.