->
Genellikle median sinirin, bilek düzeyinde sıkışması veya bası altında kalmasıyla ortaya çıkar. Median sinir normal olarak başparmağın iç taraf yüzeysel duyusunu, işaret parmağın, orta parmağın ve yüzük parmağında duyusunu taşır.
Karpal Tünel Sendromu Nedir?
Karpal Tünel Sendromu , başparmak dahil elin ilk üç parmağını tutan ilerleyici özellik gösteren ağrı ve uyuşma ile karekterize bir tuzak nöropatisidir. Bu sinir bileğimizde Karpal Tünel olarak bilinen küçük bir kanaldan geçerek dağılır.
REEM Nöropsikiyatri Kliniğinden Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz,
ellerde uyuşma ile başlayan, güçsüzlük ve ağrı ile devam eden karpal tünel
sendromu hakkında bilgiler verdi
Bu yüzden hastalıkta bu kanalın adı ile anılır.
Bilekte sinir sıkışması ile karekterize karpal tunel snd. Özellikle hanımlarda çok görülür. Sürekli el işi yapmak, süt sağmak, yer duvar silmek, çamaşır sıkmak, hamur yoğurmak gibi ev işi yapan bayanlarda sıklıkla ortaya çıkar. Sürekli klavye ile çalışan bay ve bayanları da tutabilir. Sonuçta el bileğinin çok zorlanması ve median siniri çevreleyen kılıfın sertleşerek siniri sıkıştırması söz konusudur. Tablo yerleştiğinde ilk üç parmakla elektrik çarpması gibi bir şikayet oluşabilir. Elde güçsüzlük, bilekten aşağıda, hatta dirseğe kadar uzanan bölgede ağrı ve uyuşma olabilir. Ağrı ve uyuşukluk kişiyi uykudan uyandıracak düzeyde olabiir. Ağrı, geceleri daha fazla artabilir.
Karpal Tünel Sendromu Kimlerde Görülür?
Genellikle 30 – 50 yaş arası hanımlarda daha sık görülebilirse de sürekli el işciliği ile meşgul olan erkeklerde de görülebilir. . Gerek iş icabı, gerek hobi olarak el bileğiyle tekrarlayan işlerle meşgul olanlar bu sendromun kurbanları olabilirler. Örnekleme yaparsak marangozlar, fırça kullanarak boya veya resim yapanlar, tenis oynayanlar, elleriyle sıklıkla bulaşık yıkayanlar, şoförler ve benzeri şekilde el bileğini tekrarlayan hareketlerle meşgul olanları sayabiliriz. En sık olarak erkeklerde kasaplık mesleği ile uğraşanlarda görülmektedir. Hanımlarda hamilelik sırasında geçici olarak ta görülebilir. Doğumu müteakiben birkaç hafta içerisinde normale döner. Ayrıca hipotiroidi olan kişilerde de geçici olarak rastlanabilir. Karpal Tünel Sendromu’nun meydana gelmesinde bazı başka hastalıklarında rolü vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz: Romotoid artirit, damar anomalileri, Tendinitis, Şişmanlık, Periferik sinir tümörleri veya kistleri gibi. Çok ileri yaşlarda ise dejeneratif eklem hastalığına (osteoartrit) bağlı olarak benzer şikayetler ortaya çıkar. Ayrıca alkol alanlarda, şeker hastalığı ve damarsal hastalıklarında normal durumlardan daha sık görülebilir. Özellikle şeker hastalığı, bilekte tuzaklanma olayını tetikler.
Karpal Tünel Sendromu’nun Sebepleri Nelerdir?
Sürekli el bileğinin zorlanması, romatolojik hastalıklar, travmalar, endokrin hastalıklar, diyabet gibi metabolik hastalıklar, bir band şeklinde Median sinirin üzerini örten karpal ligaman üzerinde skar dokusu oluşturarak bu ligamanın kalınlaşmasına neden olurlar. Bu durumda kalınlaşan bu doku median sinir üzerine bası yapar. Bu bası sonucu sinir giderek incelir, duyu iletim özelliğini kaybeder ve sinir dokusunun ölümüne yol açar. Dolayısıyla parmaklarda ve ellerde güçsüzlük bir bulgu olarak ortaya çıkar. Geç kalınan durumlarda sinir hasarı kalıcı olabilir.
Teşhis Nasıl Konulur?
Hastanın şikayetlerini anlatış biçimi ve öyküsü zaten teşhiste kolaylık sağlar. Çünkü tipik bir öyküleri vardır; bunlar zaman zaman gelip geçici fakat genellikle giderek artan ilk üç parmağın yarısında uyuşukluk, ellerini biraz sallamak suretiyle geçen gece ağrıları, ilk yani başparmağa ait kaslarda erimeyi takip eden zamanlarda güçsüzlük. El ve kollarda uyuşukluk, ağrı. Kuvvet kaybı vardır. Hastanın muayenesi ile bu klasik şikayetler doğrulanır. İlave olarak el bileğinde karpal ligamanın bulunduğu yere refleks çekici ile vurulduğunda, hasta el parmaklarında elektrik çarpma yani bir şok benzeri bir yanıt alınır. Bu Tinel’s Sing olarak bilinir. Karpal tunel sendromundan şüphelenildiğinde mutlaka EMG istenmelidir. EMG testi ile % 90 nın üzerinde kesin tanı konulabilir. Bazen hastalığın başlangıç döneminde, hastalar şiddetli ağrıdan şikayetçi olsalar bile EMG testi normal çıkabilir. Bu testin müsbet bir bulgu verebilmesi için hastalığın başlangıcından itibaren en az 20gün – 6 ay bir süre geçmesi gerekir.
Karpal Tünel Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?
Tedavide siniri sıkıştıran basının kaldırılması esas hedeftir.. Bu da daha çok cerrahi olarak gerçekleştirilir.
Konservatif Tedavi: Ancak orta veya hafif derecedeki ağrı ve uyuşukluk varsa konservatif tedavi denenebilir. Bu da geceleri elin yüksek bir yere konularak istirahata sevk edilmesi yanı sıra analjezik etkili antienflamatuar ve yanında yararının tartışıldığı özellikle içerisinde B6 vitamini bulunan B kompleks vitaminleri verilir. El ve kolundaki ağrı nedeni ile el bileğini sıkıca saran kişiler farkında olmadan sinire daha çok bası yaparak hastalığın daha hızla ilerlemesine bilinçsizce katkıda bulunmuş olurlar. Böylece daha kısa sürede adale erimesi gelişir. Gece ağrıları daha da artar. Orta derecede rahatsız olanlarda lokal olarak steroid enjeksiyonu tanımlanmıştır. Bu ağrının geçmesinde oldukça etkilidir. Ancak sinir üzerindeki bası devam ettiğinden sinir harabiyeti gün geçtikçe artar. Bundan dolayı da yanıltıcı tedavi olabilir. Bileklik kullanılması, ile beraber lokal steroid uygulaması da ameliyat öncesi denenebilir ve hastayı ameliyattan kurtarabilir.
Cerrahi Tedavi: İlaç tedavisi ile şikayetleri geçmeyen hastalara daha fazla zaman geçirmeden yani sinir harabiyeti daha fazla artmadan cerrahi tedaviye alınmalıdır. Cerrahi olarak sinir üzerindeki bası ortadan kalktığında sinir üzerindeki harabiyette daha fazla ilerlemeden duracaktır ve nöral fonksiyonda anlamlı iyileşme süratle görülecektir.
Cerrahi girişim elin orta hattında el kıvrım çizgileri arasında yapılmalıdır. Kesi kosmetik olmalı yaklaşık 1 – 1.5 cm boyunda yeterlidir. Bu cerrahi müdahale için hastanın hastanede yatması gerekmez. Ayaktan gelen bir hastada lokal anestezi ile o bölge uyuşturulur. Kısa süre içerisinde median sinirin üzerindeki karpal ligaman kesilerek sinir serbestleştirilir. Bu müdahale klasik olarak yapıldığında biraz büyükçe kesi yapılır. Ancak günümüzde ameliyat mikroskobu yada maliyet göz önüne alınmazsa alınmazsa endoskobik yöntemlerle daha küçük bir insizyonla daha az ağrılı bu işlem gerçekleştirilmektedir. Bu aynı zamanda dikişsiz olmakta yada cilt estetik olarak kapatılmakta ve hasta zahmetsiz olarak evine gönderilmektedir.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.