->
Hemen belirtelim; bunların çoğu küçük ve hoş unutkanlıklardır. Peki, aklımızı daha iyi kullanıp unutkanlığı azaltmak ve güçlü bir hafızaya sahip olmak için neler yapmamız gerektiğini biliyor muyuz? İşte ayrıntılar…
Unutkanlık sorunu, yaşlanan insanın en önemli korkularındandır.
Yaşadığımız ortamdaki stres yapıcı etkenlerin artmasıyla birlikte unutkanlık bütün insanların en büyük düşmanlarından biri haline geldi. Özellikle 50′li yaşlar sonrasında ufak tefek unutkanlıklar ile ciddi bellek sorunları birbirine karıştırılır.
Orta yaşlıların nerdeyse yarısı kendilerinde bir bellek kaybı sorununun başladığını zanneder
Hayatı tatlandıran ve hayatımıza keyif katanlar biraz da bu nükteli olaylar değil midir!
Belleği güçlü tutmanın pek çok püf noktası, uyulması gereken çok sayıda kuralı var. Harvard Tıp Okulu öğretim üyesi Dr. Horon P. Nelson zinde bir beyne sahip olmanın 11 altın kuralını açıklıyor.
1. Hipertansiyonu ve kolesterol yüksekliği sorununu önleyin ya da kontrol altına alın
Kalbiniz için kötü olanın beyniniz için de kötü olduğunu unutmayın.
2. Alkolü azaltın
Erkeklerin iki, kadınların bir ölçüden (bir ölçü içkiyi bir bardak şarap olarak kabul edebilirsiniz) daha fazla alkol kullanması beyin hücrelerini tahrip etmektedir.
3. İyi ve kaliteli uyku uyuyun
İyi bir uyku için ortalama 8 saat gerekir. Kaliteli uyku beynin yeni öğrenilenleri pekiştirmesini sağlar. Öğrenilmiş bilgilerin pekiştirilmesinin uzun süreli belleğin en önemli desteği olduğu biliniyor.
4. Stresinizi iyi yönetin
Ölçülü ve kontrollü stres dikkati yoğunlaştırmakta, odaklanmayı arttırmaktadır. Kontrolsüz, uzun süreli ve aşırı stres ise dikkati sürdürme kapasitesini yok etmekte, unutkanlığı tetiklemekte, kortizon hormonunu yükselterek beynin bellek için önemli bölümlerinde hasar geliştirmektedir.
5. Yeni şeyler öğrenmeye devam edin
Her yeni bilgi ve beceri birer bellek egzersizidir. Yeni sporlar, hobiler, araştırma alanları, heyecanlı ve zevkli problemler, ezberlenen yeni şiirler ve yeni diller beyniniz için en güçlü vitaminlerdir.
6. Tembelliği bırakın
Zihinsel faaliyetlerinizi sınırlamayın. Özellikle televizyon seyretmek gibi pasif faaliyetleri azaltın. Televizyon karsısında geçirdiğiniz saatler sadece bedensel değil, ruhsal sağlığınızı da kötü yönde etkiler.
7. Her gün egzersiz yapın
Günde 30–45 dakika, haftada en az 4 gün yürümeye, is saatlerinde daha çok aktif olmaya, kısa mesafelerde taşıt kullanmamaya çalısın. Özellikle yürümenin beyin sağlığı ve yeniden yapılanma sürecini olumlu yönde etkilediğini gösteren çok sayıda kanıt var. Beynin yeni yetenekler kazanabilmesi beyin hücreleri arasında güçlü ve yoğun yeni bağlantılar oluşturabilmesinin baslıca desteklerinden biri de düzenli ve ilimli egzersizlerdir. Bizim önerimiz fırsat buldukça yürümenizdir.
8. Kullandığınız ilaçları yeniden gözden geçirin
Özellikle beyni etkileyen ilaçları doktor önerisi olmadan kullanmayın. Depresyon giderici, uyku verici, ruhsal gevşetici ilaçlara komsu, es dost tavsiyeleri ile başlamayın.
9. Reçetesiz satılan ilaçları rastgele kullanmayın
Doğal ya da zararsız diye kullanabileceğiniz bitkisel ürünlerin (valerianlar), besin desteklerinin (melatonin) ve diğerlerinin (hüperzin, Sem’e) beyin hücrelerinizi üzebileceğini, zihinsel fonksiyonları bozabileceğini unutmayın. Antihistamik- antialerjik ilaçları özellikle alüminyum içeren antiasitleri ve uyku kolaylaştırıcıları doktorunuzla konusmadan uzun süre kullanmayın.
10. Vitaminlerden yararlanın
E ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerin, selenyum gibi serbest radikal avcısı minerallerin hücreleri oksitlenmekten koruyan güçlerinden faydalanabilirsiniz. Yeteri kadar B vitamini, özellikle B12 vitamini aldığınızdan emin olun. Dengeli bir beslenmenin de yaslılıkta vitamin eksikliğine yol açabileceğini hatırlayın.
11. Hayata bağlı kalın
Hayatınıza önem katan bağları iyice sıkılaştırın. Huzurunuzu koruma ve güçlendirmeye bakin. Aileniz, dostlarınız, isiniz, hemşerilik ve vatandaşlık bağlarınıza, inançlarınıza daha sıkı sarılın, insanlarla daha sık birlikte olmaya, aileniz ve arkadaşlarınızla olumlu ilişkiler kurmaya ve sosyal aktivitenizi çoğaltmaya çalısın.
İyi sosyal ilişkileri olan yaslılarda bellek fonksiyonları bozulmuyor. Sosyal ilişkiler bir taraftan zihinsel egzersizleri yoğunlaştırıyor, diğer taraftan çeşitli olayların ruhsal travmalarını hafifletmeye yardımcı oluyor.
Bir önceki Cinsel isteksizliğin çareleri başlıklı konumuzda cinsel isteksizlik, erken boşalıyorum ve erken boşalıyorum ne yapabilirim hakkında bilgiler sunulmuştu.
Bakılanlar: burunda kemik egriligi unutkanlık yaparmi, sinüzit unutkanlık yaparmı
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.