->
Oysa çeşitli hormonal takviyelerle üretilen bu gıdaları ayırt etmek çok da zor değil.
Türkiye’de özellikle domates, patlıcan, patates, kabak, salatalık, üzüm, elma, çilek, kavun, buğday, arpa, yulaf, çavdar ve çeltikte hormona sıkça rastlamak mümkün.
Hormonlu gıdaların zararları
Sıklıkla tüketilen hormonlu gıdalar, vücuttaki hormon dengesinin ve bağışıklık sisteminin bozulmasına, şişmeye, yağlanmaya ve hücreleri zayıflatarak kanser yatkınlığını artırmaya neden olur.
Tükettiğimiz gıdaların çoğunun üretiminde ne yazık ki sağlığımız için zararlı kimyasallar kullanılıyor. İşte hormonlu gıdaları ayırt etmek ve sağlıklı sebze ve meyve seçmek için dikkat edilmesi gerekenler…
“Bitkilerde büyüme ve gelişmeyi düzenleyici olarak kullanılan, düşük yoğunluklarda dahi etkili olabilen ve bitkilerde sentezlenerek taşınabilen organik maddeler” olarak tanımlanan hormonlar, insan nüfusunun hızla arttığı günümüzde, tarım ürünlerinin verimliliğini artırma amacıyla ne yazık ki bilinçsizce kullanılıyor
Uykusuzluk, yorgunluk, baş ağrısı, egzama, hafıza kaybı ve konsantrasyon eksikliği, depresyon, bağışıklık sisteminde zayıflık, otoimnun hastalıklar, yüksek tansiyon, kalp-damar hastalıkları, safra taşları ile kanser.
Anne sütü de etkilenir mi?
Türkiye’de zirai mücadelede bin 250 çeşit ilaç kullanılmaktadır. Çukurova gibi yoğun tarım ilacı kullanılan bölgelerde, anne sütünde dikkat çekici oranlarda ilaç kalıntısı tespit edildi. Bu gerçekler doğrultusunda özellikle bebekler ve çocuklarımızın sağlığının ciddi tehlike altında olduğunu özellikle belirtmeliyim. Hormonlu gıdalar, bilinçsiz ve dikkatsizce tarım ilacı kullanımı, katkı maddeli gıdalar insan sağlığını ciddi olarak tehdit ediyor.
Aşırı kilo almaya neden olur mu?
Hormonlu gıdalar, sürekli tüketilirse vücut mekanizması bozulabilmekte ve birçok hastalık ortaya çıkabilmektedir. Bağışıklık sisteminin bozulması demek ise başta kilo ve kanser gibi hastalıkların görülmesine sebep olur.
Hormonlar, bütün sistemlerimizi çalıştıran maddelerdir. Boyumuz kilomuz gibi dış görünüşümüzde, ruhsal dengemizde ve fiziksel aktivitelerimizde organlarımızın çalışmasında rol oynarlar.
Sağlıklı bir insanda doğumdan itibaren yaşamının her alanında gerekli bütün hormonlar vücudun gelişmesini ve tüm fonksiyonların normal çalışmasını sağlamaktadır. Ancak normal çalışan bu sisteme beslenme alışkanlığı başta olmak üzere dışarıdan gelecek etmenlerle müdahale yapılırsa sistemde bozulmalar olacaktır. Yoksa hormon yapısı bozulan çocuklarda gelişim bozuklukları görülmektedir. Bunların başında da şu an büyük tehlike çanları çalan obezite gelmektedir.
Erken ergenlik görülüyor
Ergenlik belirtilerinin görülmesinde kızlar ve erkekler arasında farklar var. Sadece belirtiler açısından değil zamanlama olarak da kız ve erkek çocuklar arasında belirgin ayrılıklar bulunuyor. Kızlar ergenlik dönemine erkeklerden yaklaşık iki yıl önce giriyorlar. Kızların 10 yaşından, erkeklerin 12 yaşından itibaren ergenliğe adım attığı kabul ediliyor. Kızlarda meme büyümesi, erkeklerde cinsel organların büyümeye başlaması ile ergenlik başlıyor.
Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz, “Ergenlik 10 – 18 yaş aralığı kabul edilir. Buna karşın ender olarak kızlarda 8, erkeklerde 9 yaşından önce ergenlik belirtilerin ortaya çıkması, bir hastalık belirtisi olarak görülmeli ve tedavi edilmesi gerekir.” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Hormonlu gıdalar, erken ergenliğinin sebeplerinden sadece biri. Adet döneminden sonra kızlar ancak 5 – 6 cm boy atabildikleri için ciddi bir boy kısalığı sorunu ile karşı karşıya kalabilir. Bu açıdan erken ergenlik belirtilerinin varlığında geç kalınmadan bir uzmana başvurmak gerekir.
Hormonlu gıdaları nasıl anlarız?
Hormon takviyesi özellikle zamansız yetiştirilen ürünlerde çok fazla uygulanıyor. Bu nedenle, artık her mevsim her şeyi bulabiliyor olsak da, meyve ve sebzeleri normal zamanlarında tüketmeye çalışmalıyız.
Bazı sebzelerin tüketilmemesi gereken zaman aralıkları:
Domates: 15 Ekim – 10 Kasım / 10 Nisan – 5 Mayıs
Patlıcan: 15 Kasım – 15 Mayıs
Kabak: 1 Kasım – 15 Mayıs
Ayrıca meyve ve sebzeler bazı alışılmayan özellikleriyle de size hormon kullanılıp kullanılmadığını belli ederler.
Bunlara dikkat edin
– Domates çekirdeksiz, içi çok sulu ve boş
– Kabağın şekli bozuk ve çekirdeksiz
– Patlıcanın içi süngerimsi ve çekirdeksiz
– Biber aşırı büyük ve etli, çekirdek evi boş, etli kısmı sert
– Patates şekilsiz ve yumruları yapışık, içi kara,
– Karpuzun çekirdek yerleri boş, ise bu ürünler hormonlu demektir.
Bir önceki Sağlıklı ve temiz mutfak için ipuçları başlıklı konumuzda el hijyeni, elleri yıkamak ve hijyen kuralları hakkında bilgiler sunulmuştu.
Bakılanlar: çilekte hormon olurmu, Hamielyken hormonlu domatesin zararlari, hormonlu meyvelerin zararlari, hormonlu salatalığın faydaları, hormonlu salatalık zararları
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.