->
Üre kandaki azotun en büyük bölümünü içerir ve uygulamada kan üresi azotu yerine kan azotu demek yanlış olmaz. Bileşik halinde bulunmayan azot kanda ölçülemeyecek kadar düşük miktarlardadır.
KANDA AZOT DÜZEYİ NORMAL DEĞERLER
Kanda azot düzeyi denince, kandaki serbest ya da çözünmüş azot değil, azotlu bileşiklerin düzeyi anlaşılır. Azot içeren maddeler arasında ölçüm için en çok üre kullanılır. Bileşiminde azot miktarı çok yüksek olan üre protein metabolizmasının bir yıkım ürünüdür
Ürenin yüzde 9O’ı idrarla atılır. Geriye kalan yüzde 10′luk bölümü ise ter, dışkı ve tükürük salgısıyla vücuttan uzaklaştırılır.
Anlamı – Kanda azot düzeyinin ölçülmesi sık kullanılan ve böbrek işlevlerine ilişkin bilgi sağlayan bir incelemedir. Ama bu inceleme, kreatinin klirensi kadar kesin sonuç veremez. Ayrıca elde edilen değerler böbrek dışı hasfa-hjdara da bağlı olarak yüksek çıkabilir. Yalnız sağlıklı kişilerin değil, böbrek işlevleri belirli ölçüde bozulmuş hastaların kanındaki azot düzeyi de, böbreklerden düzenli biçimde atılan üreye bağlı olarak normal sınırların üstüne çıkmaz. Glomerüllerin süzme işlevi yan yarıya aksasa bile kanda azot düzeyi pek az yükselir. Oysa yapılacak incelemede kreatinin klirensinin belirgin biçimde düştüğü görülür. Kanda azotun belirgin biçimde yükselmesi için, glo-merül süzüntüsünün normalin dörtte birine kadar düşmesi gerekir. Bu nedenle glomerüllerdeki süzme işlevi Önemli ölçüde sinin gerçekte böbrek işlevleri bütünüyle normal olabilir. Bu durum aşırı miktarda protein alındığı, vücudun enerji kaynaklarının büyük ölçüde kullanıldığı ya da kas proteinlerinin ağır travmalara bağlı olarak parçalanmasıyla kana geçen azotlu maddelerin böbreğin süzme kapasitesini aştığı durumlarda görülebilir. Aym durum ateşli hastalıklarda da ortaya çıkabilir.
Her şeye karşın kanda azot ölçümü uygun durumlarda kullanıldığında oldukça yararlı bir incelemedir. Ayrıca kreatinin klirensine göre uygulaması daha kolaydır ve daha çabuk sonuç verir.
Normal kreatinin klirensi değerleri erkekler için dakikada 70-140 mi, kadınlar için dakikada 70-120 ml’dir.
Dakikada 40 ml’nin altmda kalan temizlenme hızı değeri böbrek yetmezliğini gösterir. Temizlenme hızında azalma glomerülonefrit, piyelonefrit (böbreklerde enfeksiyon) ve yüksek tansiyonla seyreden hastalıklarda ya da böbreğe zarar veren maddelerin alınması durumunda da görülebilir.
Kanda azot düzeyi normal olarak 100 ml’de 11-50 mg, başka bir deyişle litrede 1,8-8,3 nanomoldür. Bu değerlerin altmda bulunan değerler düşük kalorili ve özellikle proteini az beslenme durumunda, özbağışıkhk sistemi hastalığı olanlarda, hipotiroidizmde (tiroit salgısı yetersizliği) ve ağır karaciğer yetmezliğinde görülebilir.
Normalin üstündeki değerler ise glomerüllerdeki süzülme düzeninin bozulduğunu ve böbrek yetmezliğini gösterir.
Kanda azot düzeyinin yükselmesi genellikle akut ya da kronik böbrek hastalıklarında, böbreğin işlevsel birimleri olan nefronlarda hasara yol açan başka hastalıklarda ortaya çıkar.
Ayrıca uzun süre açlık, aşın amino-asit ve protein alımı, hipertîröidizm (tiroit bezinin aşın çalışması) ve bazı hormon dengesizlikleri, ateş ve bitkinlik gibi durumlarda da kandaki azot düzeyinin yükseldiği görülür. Bazı kalp hastalıklarında, kanda asit-baz ve elektrolit dengesinin bozulduğu durumlarda da azot düzeyi yükselir. Yalnızca laboratuvar sonuçlarına dayanan tanıda önemli hatalar ortaya A çıkabilir. Yukanda da belirtildiği gibi, V kanda azot düzeyinin yorumlanması özel bir dikkat ister ve bu test yalnızca Ön inceleme değeri taşır. Anormal sonuçlar bulunduğunda inceleme derin-leştirilmelidir.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.