Burun ve geniz akıntısı ve yüzde dolgunluk hissi gibi belirtilere de sebep olur. Sinusit sıklıkla baş ağrısına neden olur. Sinusitin oluşumunda burun kemiklerinin anatomik bozuklukları da önemli rol oynar.
Burun bölgesindeki, göz çevresindeki kemiksel boşlukların içini döşeyen mukoza dokusunun iltihaplanmasına sinusit denmektedir. Üst solunum yollarından enfeksiyon geçmesi ile gerçekleşir
burundan nefes alıp verme sorunlu olabilir.
Sinusit tedavisinde ilk seçenek hiç şüphesiz ilaç tedavisidir. Ancak ilaç tedavisi her zaman başarıya ulaşmaz ve kemiksel boşluklarda ki iltihabın kurutulup yok edilmesini sağlamaz. Daha radikal bir tedavi olan ameliyatlarda ancak %80 civarında başarıya ulaşır. Üstelik ameliyatlar, allerjik sinüsitlerde işe yaramaz.
Son 20 yıldan beri kullanılan endoskopik teknikler de sinüsit cerrahisinde tatminkar bir gelişme imkanı sunamamıştır. Üstelik frontal ve sfenoid sinüstitlere müdehale etmek oldukça risklidir ve komplikasyona açıktır.
Sinüsitte lazer tedavisi, gittikçe daha populer olmaktadır. Hatta son olarak geliştirilen MLS Lazer teknikleri, ameliyatların önüne geçme eğilimindedir. Daha geniş bir bölgeye ulaşmak, birden fazla sinüsitin tedavi imkanı ve komplikasyonlarının hemen hemen hiç olmaması, MLS Lazer ile sinüsit tedavisini daha tercih edilir yapmaktadır. MLS Lazer aynı zamanda burun boşluklarında ki iltihaplı ve ödemli konkaları da normale döndürmektedir. Yapılan araştırmalar, endoskopik cerrahi tekniklerinin , Lazer tedavisine belirgin bir üstünlüğünün olmadığını da göstermektedir.
Sonuç itibariyle, MLS Lazer teknikleri ile sinüsit tedavisi, ilaçlardan sonra ikinci seçenek olma eğilimindedir.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.