->
Özel ilgi alanı çocuk obezitesi olan Prof.
Dr. Yasemin Bradley / VATAN
Psikiyatri ve Davranış Bilimleri Akademik Birim Başkanı Profesör Andrew Hill, obezite ve yeme bozuklukları konusunda birçok araştırmanın sahibi. Hill, fazla kiloların çocuğun okul yaşamından, evlilik konusundaki tercihlerine kadar her alanda önüne çıktığına dikkat çekiyor
– Dr. Hill, şişmanlar güleç neşeli diye bilinirdi eskiden
Bu bir maske diye düşünüyorum. Sizce şişmanların psikolojik olarak ne gibi sorunları oluyor?
Şişmanların çoğu depresyonlarını göstermek istemiyor! Şişman erişkinlerin sadece tıbbi açıdan sorunları olmuyor, sosyal ve psikolojik olarak da dezavantajları var. Şişmanlara karşı negatif yaklaşım Batı toplumlarında yaygın. Hatta şişmanların kendilerinin bile diğer şişmanlara karşı negatif tutumları var. İnceyi göklere çıkarma, şişmanı reddetme son 40 yılda daha da attı. Şişmanlığın yaygınlaşmasına rağmen üstelik!
– Peki şişman çocuğu psikolojik açıdan neler bekliyor?
İlkokuldan üniversiteye girinceye kadar sorunlar yaşıyorlar, tüm eğitimleri boyunca bu geçerli. Dünyanın çeşitli kıtalarından değişik araştırmalara göre şişman çocuklar IQ testlerinde daha düşük sonuçlar alıyor, okul devamlıkları daha az, okuma ve matematikte diğer çocuklara göre performansları daha düşük. Şişman ergenlerin üniversite eğitimine devam etme oranı düşük. Gitseler bile daha düşük dereceyle mezun oluyorlar. İki taraflı sorun yaşıyorlar; Okulda başarısız olan çocuk fazla kilolu oluyor, fazla kilolu olan da okulda başarısız olma eğiliminde…
– Şişmanlık müthiş bir kendine güven azalmasına da yol açıyor, izlenimlerim bu yönde..
Sürpriz değil; şişmanlık duygusal dalgalanmalara, kendine güvenin azalmasına ve atıştırır gibi yemeye yol açıyor. Obezite depresyonu artırıyor, depresyon obeziteye sürüklüyor.
– Bu çocuklar daha çok spora yönlendirilseler?..
Yakınlarda sonuçlanan bir araştırma şişman çocuk ve ergenlerin sosyal olaylara daha az katıldığı, spor müsabakalarında düşük dereceler aldığı ve kendilerini değersiz gördüğünü ortaya koydu.
‘Şişman bir kızın evlenmek için aday bulması zor’
– Çok etkili bir cümleniz de şu: “Şişmanlık çocuğun evliliğini bile etkiliyor!”
Tüm hayatını! Şişman bir kızın evlilik için uygun, eğitimli, gelecek vadeden bir aday bulması olasılığı ince veya normal olana göre daha düşük. Bakın, bu alanda çalışan bizler bile şişmanların iyi olmadığınıdüşünüyoruz. Örneğin; şişman diyetisyen olmak çok zor.
– Dr. Hill, konferans salonunda bile pek çok fazla kilolu, şişman araştırmacı, diyetisyen, doktor var. Benim ülkemde de şişman olup bu işi yapanlar var.
Evet de o zaman nasıl inandırıcı olacaksınız? Kendinize yardım edemiyorken başkalarına yardımı nasıl başaracaksınız? Onları söylediklerinizi uygulamaya nasıl ikna edeceksiniz? Bu işte çalışanlar örnek olmak zorunda…
Çocuk obezitesinin azaltılması için 3 önemli faktör:
1 Anne sütü
2 Fiziksel aktivite
3 Taşıma araçlarının kullanılmasının azaltılması
Çocuğunuz şişmansa eleştirmeyin yardım edin
– Öncelikle kesinlikle onu ‘şişko’, ‘kocaman’, ‘patata’ gibi sözcüklerle çağırmayın. Size sevimli gelebilen bir sözcük çocuğu rahatsız edebilir. Çocuklar anne-babalarının onlara söyledikleri sözleri kaydediyor ve kimliklerini kendileri hakkında duydukları bu sözlere göre şekillendiriyorlar. Çocuğunuza isim takarsanız güvenini azaltabilirsiniz.
– Fazla kilolu veya şişman olmak kendine güven azlığı ve vücudu hakkında negatif düşünceyi de beraberinde getirir. Çocuğunuza sürekli bu sorunun hatırlatarak onu gücendirmek sorunu çözmeyecek, aksine alevlendirecektir.
– Çocuğunuzun iyi yaptığı bir işi övün. Onu sevdiğinizi, takdir ettiğinizi, onayladığınızı gösterin.
– Çocuğunuzun moda giysiler giymesine özen gösterin. Dikkat çektiğini görmek kendisine daha çok dikkat etmesini sağlayacaktır. Ayrıca fazla kilolu çocukların akranlarından farklı görünmemesi de önemli. Bazı ebeveynler kilo vermelerini motive edeceğini düşünerek çocuklara 1 beden küçük giysiler alır. Bu çocuklarda işlemez. Sadece onların kendilerini çekici hissetmemelerine yol açar.
– Spor aktivitelerinde çocuğunuzun hep sona kalacağı aktivitelerden kaçının. Çocuğun tek başına yapacağı sporlar da olmalı. Hoşlandığı sporları yapmasını sağlayın.
– Yiyecek veya kilo hakkında söylenmeyin. Çocuğunuz size gücenecek ve kendisini geri çekecektir. Yöneleceği yer yine yiyecek olacaktır.
– Eğer ergenlik öncesi kızınız varsa daha da dikkatli olmalısınız. Günümüz dünyası genç kadınların kendine güvenlerini hemen hemen tümüyle fiziksel görüntüleriyle özdeşleştirmerine dayalı. Eğer kızınız onun görüntüsünü eleştirdiğinizi düşünürse, onu istemediğinizi de düşünebilir. Sizi memnun etmek için anoreksik olabilir veya korunmak için çok yemeye başlayabilir.
– Söylenmek yerine sağlıklı bir model oluşturun. Herkes pizza ve çikolatalı kek yerken çocuğa diyet yiyecek vermeyin. Aile yemeklerini herkes için sağlıklı olacak şekilde düzenleyin. Yemek sonrası çöküp TV izleyeceğinize, yürüyüşe çıkın. Hafta sonları sizin de katılacağınız bir aktivite düzenleyin.
– Çocuğunuzun isyan etmesini önlemek için, onunla konuşurken görünüşe değil, sağlığa odaklanın. Daha az yiyecek değil, daha çok spor seçeneği sunun. Diyetler eksiklik duygusu uyandırıyor. Bu yüzden erişkinlerde işe yaramıyor. Çocuklarda da işe yaramayacaktır.
– Çocuğunuzun kilosu konusunda gerçekçi olun. Genlerin önemi var. Eğer bir çocuk sağlıklı yiyecekler yemesine, aşırı yememesine , aktif olmasına rağmene yine de kiloluysa genetik neden olabilir. Araştırmalar bu tip genetik kilonun ,yanlış beslenmeye bağlı kilo kadar tehlikeli olmadığını ortaya koyuyor.
– Çocuğunuzun kilo artışına duygusal stres veya mutsuzluk neden oluyor belki de. Bunu da göz ardı etmemelisiniz. Çocuklar yalnız hissettiklerinde yiyeceğe yönelebiliyorlar. Sıkıldıklarında, kızdıklarında, strese girdiklerinde daha fazla yiyebiliyorlar. Eğer neden buysa onunla konuşun, sounu çözmeye çalışın. Eğer başa çıkamıyorsanız bir çocuk psikologuna danışın.
– Çocuğu ödüllendirmek için yiyeceği kullanmayın. Onları dinleyin, umursadığınızı gösterin, kucaklayın. İyi bir karneyi fast-food restoranında kutlamak yerine, bir hediye alın, sinemaya götütün veya arkadaşlarında bir gece kalmasına izin verin.
– Fazla kilolu veya şişman çocuğunuzla okulda arkadaşlarının alay konusu olup olmadığı konusunda açıklıkla konuşun. Eğer olduysa, ne hissettiğini sorun ve gelecekte böyle bir durumla karşılaşırsa ne yapacağını…
– İyi bir rol-model olun! Kendiniz habire vücudunuzla uğraşsanız bile çocuğun önünde diyetten şişmanladığınızdan bahsetmeyin. Onun yerine sağlıklı beslenme seçeneklerinden konuşun.
– Çocuğunuzun grup aktivitelerine katılmasını, toplulukların içine girmesini sağlayın. Bu sosyal becerilerini ve kendine güvenini artıracaktır.
Kaynak: Karen Sullivan ( How to Help Your Overweight Child)
Andrew Hill kimdir?
Psikolog, doktorası var. Leeds Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Görevlisi. Avustralya Sydney Üniversitesi’nde de Beslenme Bölümü’nde konuk öğretim görevlisi olarak çalışmış.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.