AMNİYOSENTEZ Faydaları

Bu neden­le gerçekten gerekliyse uygulanmalıdır.
• Erken dönemde amniyosentez -Gebeliğin 15-16.
AMNİYOSENTEZ
Amniyosentez (amniyon sıvısından ör­nek alma) seyrek de olsa dölütün ağır hasar görmesine yol açabilir. haftalarında bazı ka­lıtsal hastalıklara erken tanı koymak amacıyla uygulanır. Bu dönemde amni­yon sıvısı dölüte ait hücreler içerir, ama daha sonra amniyon sıvısı içinde dölüt-ten dökülen canlı hücrelerin sayısı gide­rek azalır.
Erken amniyosentezin uygulandığı durumlar ileri anne yaşı, annede hemo­fili hastalığı, annede kromozom bozuk­luğu, annenin metabolik hastalığı bulu­nan bir çocuk doğurmuş olması, Akde­niz kansızlığı kuşkusu ya da ailede baş­ka hemoglobin bozukluklarının bulun­ması biçiminde özetlenebilir. Ayrıca ai­lede bazı kromozom hastalıklarının bu­lunması ya da kas distrofisi (kaslarda yavaş ama önlenmesi olanaksız doku gerilemesine yol açan ve doku yıkımıy-la seyreden birincil kas hastalığı) olan bireylerin bulunması durumunda da amniyosenteze başvurarak doğacak ço­cukta bu hastalıkların bulunup bulun­madığı araştırılır.
• Geç dönemde amniyosentez – Gebe­liğin 30
haftasından sonra dölütün, ol­gunlaşma düzeyini anlamak amacıyla yapılır.
Nasıl Yapılır?
Amniyosentez annenin karnından batı-nlarak dölyatağı boşluğuna doğru uzatı­lan ince ve uzun bir iğneyle gerçekleşti­rilir.
Amniyosentezle dölyatağından bir miktar amniyon sıvısı alınarak gerekli incelemelerin yapılacağı laboratuvara gönderilir, iğne genellikle bölgesel anestezinin ardından karın duvarından sokulur. Bu işlemde çoğunlukla herhan­gi bir ağrı ya da rahatsızlık duyulmaz.
• Düşük (yüzde 0,5-1 olguda);
• dölüte iğne batması;
• kan grubu Rh negatif olan bir anne­nin bebeğinin Rh pozitif olduğu durum­larda, annenin bebekteki kan hücreleri­ne karşı antikor üreterek onlan parçala­ması; özellikle karından batırılan iğne­nin önce etenenin içinden geçerek döl-yatağı boşluğuna girdiği durumlarda görülür.
Amniyosentez genellikle erken do­ğum ve düşük riskini artırmaz, dölütün ölümüne neden olmaz.
Sonuçlar
Alınan amniyon sıvısının kimyasal bile­şiminin, fiziksel Özelliklerinin ve dölüt hücrelerinin incelenmesi, dölütün ol­gunluk düzeyi, cinsiyeti, hastalıkları, Rh uyuşmazlığı ve bazı sakatlıkları ko­nusunda değerli bilgiler verir. Alınan hücrelerin, hücre kültürü yapılarak la-boratuvarda çoğaltılması ve dölütün kromozomlarının incelenmesi (karyotip belirlenmesi), doğumdan önce mongo-lizm gibi bazı kromozom hastalıklarının tanınmasını sağlar. Bazı kalıtsal meta-bolik hastalıklar ve dölütte enfeksiyon varsa bunun etkeni de gene hücre kültü­rü yapılarak ortaya çıkarılabilir.