->
Bu nedenle polenlere ait klinik bulgular, bu bitkilerin çiçeklerinin açtığı bahar mevsiminde oluyor.
Bahar döneminde alerjiler artış gösteriyor. Polenler üreme hücresi olduklarından, bitkilerin dişi organlarına ulaşıyor.
Polenler ise, ot, ağaç ve çiçeklerin üremelerinde görev yapan, çapı ortalama 5-40 mikron arasında değişen yapılar. Bu artışların nedeni ise polenler
Nasıl önlem alınması gerektiğini biliyor musunuz?
Rüzgârla etrafa yayılan polenler de, alerjiye neden oluyor. Hatta rüzgârın etkisiyle kilometrelerce uzağa gidip alerjik tepkilere yol açıyor. Üstelik sadece rüzgâr değil, böcek ve sineklerle de polenler yayılabiliyor.
Acıbadem Kadıköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Alerjik Hastalıklar Uzmanı Dr. Gülden Paşaoğlu Karakış, son yıllarda özellikle polen alerjili hastalarda aşı tedavisinin etkinliğinin kanıtlandığını söyledi. Polen alerjileri için günümüzde iki farklı aşı uygulanıyor…
Birinci yöntem, klasik uzun süreli uygulanması gereken ve oldukça etkili, kür olasılığı yüksek olan aşı uygulamasıdır.
İkinci yöntem ise sadece mevsim öncesi uygulanan ve her yıl tekrarlanması gereken yedi hafta gibi kısa süreli uygulanan aşı tedavisidir. Bu uygulama ile hasta o bahar mevsimini oldukça rahat geçirebilmektedir. Ancak bu aşı kısa süreli etkili olup her yıl mevsim başlamadan önce tekrarlanması gerekmektedir.
Aşı tedavisinde dikkatli olmak gerekiyor
Ancak genel olarak aşı tedavisi riskli bir tedavi yöntemi olup uygulama kararı ve nasıl yapılacağı konu hakkında eğitim almış alerji uzmanları tarafından ve mutlaka hastane ortamında uygulanmalıdır. Bahar döneminde alerjiler artış gösteriyor. Bu artışların nedeni ise polenler. Polenler ise, ot, ağaç ve çiçeklerin üremelerinde görev yapan, çapı ortalama 5-40 mikron arasında değişen yapılar. Polenler üreme hücresi olduklarından, bitkilerin dişi organlarına ulaşıyor. Bu nedenle polenlere ait klinik bulgular, bu bitkilerin çiçeklerinin açtığı bahar mevsiminde oluyor. Rüzgârla etrafa yayılan polenler de, alerjiye neden oluyor. Hatta rüzgârın etkisiyle kilometrelerce uzağa gidip alerjik tepkilere yol açıyor. Üstelik sadece rüzgâr değil, böcek ve sineklerle de polenler yayılabiliyor.
Bahar alerjisi dört şekilde görülüyor
Bahar alerjileri sıklıkla alerjik rinit, konjuktivit dediğimiz halk değimiyle saman nezlesi ve göz nezlesi, alerjik astım ve egzama şeklinde görülür.
En sık alerjik rinit ve konjunktivit bulguları görülür. Bu bulgular dış ortamda iken özellikle yeşil alanlarda ortaya çıkan nöbetler halinde tekrarlayan hapşırık, burun akıntısı, gözde sulanma, kaşıntı, burunda, damakta kaşıntı, geniz akıntısı ve burun tıkanıklığı şeklinde görülür.
Alerjik astımda aralıklı, nöbetler halinde göğüste sıkışma hissi, öksürük, nefes darlığı, hırıltı ( nefes alıp verirken ıslık sesi duyulması) olabileceği gibi sadece öksürük ile de seyredebilir.
– Ayrıca deride kaşıntı, kızarıklık kabarıklık şeklinde bulgularda görülebilir.
– Arabayla giderken bile camları kapatın
– Polenlerin yoğun olduğu dönemlerde pencereleri kapalı tutmak, araba ile giderken camları açmamak.
– Ev içinde havalandırma sistemleri ve hava filtreleri kullanmak.
– Dış ortam aktivitelerini azaltmak, özellikle polenlerin yoğun olduğu öğlen saatlerinde dışarı çıkmamak (10.00-16.00 arası), yeşil alanlardan uzakta durmak.
– Dışarı çıkmak zorunda kalındığında eve girer girmez duşa girmek ve kıyafetleri değiştirmek.
– Dış ortamda mümkünse maske kullanmak yararlı olabilmektedir.
Grip ve viral hastalıklarla karışıyor
Viral enfeksiyonlar genellikle başlangıçta 2-3 gün hafif ateşle birlikte burun akıntısı, öksürük, halsizlik, boğaz ağrısı ve kas ağrıları şeklinde seyreder ve bir hafta-10 gün içinde düzelir. İstirahat ve tuzlu su içeren burun spreyleri ile rahatlayabilirler.
Alerjik hastalıkta genellikle ateş görülmez. En sık karışan belirtiler burun akıntısı ve öksürüktür ve sıklıkla gereksiz antibiyotik kullanımına neden olabilir. Alerjik yakınmalar aralıklı olup alerjenle temasla artar ve sonrasında kısa sürede kaybolabilir. Ama sık tekrarlar ve genellikle tüm bahar mevsim boyunca devam eder. Alerji ilaçlarına kısa sürede yanıt verir ama ilaçlar kesildiği anda tekrarlayabilir. Astımlı hastalar eğer polenlere karşı alerjik ise hastalık bulguları bahar dönemi artacaktır. Bu hastalar da yukarda bahsedilen polene yönelik önlemlere aynı şekilde dikkat etmelidir.
Tedavide neler yapılıyor?
Alerjik hastalığın tedavisinde ilk yapılması gereken hastanın duyarlı olduğu alerjenlerle temasını önlemektir. Alerjenden kaçınma tedavinin temelidir. Çünkü birçok alerjik hastalıkta yakınmalar genellikle alerjenle teması takiben ortaya çıkmaktadır. Ancak polenler dış ortamda soluduğumuz havada var olan alerjenler olup bunlardan tümüyle uzaklaşmak olası değildir. Bu yöntemlerle maruz kalınan alerjen seviyesini bir miktar azaltabiliriz.
Bu nedenle günümüzde oluşan belirti ve bulgularını kontrol altına almak için oldukça etkili ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar mevcut bulgulara göre değişmektedir.
Örneğin burun nezlesinde anti-alerjik ilaçlar ve burun spreyleri, astımda hava yollarını genişletici ve tedavi edici ağızdan spreyler ve tabletler, derideki lezyonlarda antialerjik ilaçlara ilaveten kremler etkili olmaktadır.
Bir diğer tedavi yöntemi aşı tedavisi olarak bilinen immunoterapidir. Bu yöntem günümüzde alerjik hastalıklarda tek kür sağlayan tedavi yöntemidir. Hastanın duyarlı olduğu alerjenler gittikçe artan dozlarda enjekte edilerek ya da dilaltına damla şeklinde verilerek uygulanır. Böylece vücudun o alerjene karşı duyarsızlaştırılması sağlanarak hastanın alerjik olduğu maddelerle karşılaştığında reaksiyon oluşturması önlenebilmektedir.
Bir önceki Sünnet cinsel hastalıkları azaltıyor başlıklı konumuzda AIDS hastalığı, cinsel hastalıklar ve enfeksiyon riski hakkında bilgiler sunulmuştu.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.