->
Çocuk, bu travmayı en az hasarla atlatabilir mi? Elbette ki atlatabilir.
Kaleme aldığı; “Çocuklar İçin Boşanmak Ne Demek” adlı kitabıyla boşanma kararı alan çiftlerin, söz konusu kararının çocuk üzerindeki etkilerini işleyen Çelik, bu süreçte çiftlerin attığı her adımı defalarca düşünmesi konusunda uyardı.
İHA muhabirinin sorularını da yanıtlayan Psikolog Çelik, bazen evliliklerde ilişkilerin yolunda gitmeyebileceği ve hatta daha da kötüye gittiğinde çiftlerin boşanabileceğini ifade ederek, “Bir çocuk için anne ve babasının boşanması; o çocuk için ‘dünyanın sonu’ anlamına geliyor.
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Mersin Şube Başkanı Yaşam Yanardağ Çelik,boşanma kararı alan çiftlerin, her adımı defalarca düşünmesi konusunda uyardı
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Mersin Şube Başkanı Yaşam Yanardağ Çelik, bir çocuk için anne ve babanın boşanmasının, ‘dünyanın sonu’ anlamına geldiğini, ebeveynlerin de bu süreçte boşanacaklarını çocuğa nasıl anlatacağını bilmediğini söyledi. Çocuğun yaşayabileceği en büyük travmadır bu
Bu nokta anne ve babalar boşanma sürecinde atacağı her adımı defalarca düşünüp, süreç hakkında çocuğu da aydınlatmalı” dedi.
BOŞANMA ÇOCUĞA ONUN ANLAYACAĞI DİLDEN ANLATILMALI
Boşanmanın sadece çocuk için değil, aynı zamanda ebeveynler için de çok zor bir durum olduğunun altını çizen Çelik, hiçbir evliliğin güle oynaya bitmediği gibi işin içinde bir de çocuk varsa çiftlerin bu konuda iki kat daha hassas davranmaları gerektiği uyarısında bulundu.
“Bu süreçte hem bireyin kendine, hem de çocuğuna zarar vermemesi gerekiyor.” diyen Çelik, açıklamasını da şöyle sürdürdü;
Anne babasının ayrılması, bir çocuk için travmatik bir olay. Anne baba olarak yapacağınız açıklama ve takınacağınız tutum, çocuktaki travmayı arttırabilir ya da azaltabilir.
Ebeveynler bu durumu çocuğa, onun anlayabileceği şekilde anlatmalı. Çünkü çocukların çok enteresan bir bakış açıları var. “Acaba benim yüzümden mi ayrılıyorlar? Ben yaramazlık yaptığım için mi bu hale geldiler? Suçlu ben miyim?” gibi soruları kendi kendine soruyor çocuk. Bu nedenle ebeveynlerin çocuklarına; “Biz annen ya da babanla artık anlaşamıyoruz. Başka evlerde yaşamaya karar verdik. Ama biz senin hala annen ve babanız. Biz seni hep seveceğiz” diyebilmeli.
EŞ OLMAKTAN VAZGEÇİLEBİLİR AMA ANNE BABA OLMAKTAN ASLA
Bunun yapılması halinde çocuğun yaşanılan süreci sağlıklı bir şekilde atlatabileceğini, ancak Türkiye’de bu tür bir tabloya rastlamanın pekte mümkün olmadığını vurgulayan Yaşam Yanardağ Çelik, “Eşler birbirinden ayrılabilir, eş olmaktan vazgeçebiliriz ama anne ve baba olmaktan asla ayrılamayız” ifadesini kullandı. Türkiye’de özellikle son 15 yıllık zaman diliminde boşanma vakalarında ciddi bir artış yaşandığı yorumunda bulunan Çelik, buna örnek olarak da Mersin’de 2009 yılında sadece bir ‘Aile Mahkemesi’ olduğu ve bu mahkemede de yılda ortalama bin boşanma davasına bakılırken, bugün ‘Aile Mahkemesi’ sayısının 5′e yükseldiği gibi yılda ortalama 5 bin boşanma davasının söz konusu mahkemelerde ele alındığını anlattı.
Türkiye’de ‘görücü usulü ile evlilik’ gibi bir yaklaşımın artık tarih olduğunu, insanların birbirleri ile severek evlendiğini dile getiren Çelik, anlaşarak yapılan evliliğin de yine enteresan bir şekilde boşanma ile sonuçlanabildiğini, boşanmanın doğal karşılanabileceğini, ancak bu durumdan çocuğun mağdur edilmemesi gerektiğini savundu.
EBEVEYNLER BOŞANMA İLE İLGİLİ ÇOCUĞA NE SÖYLEYECEĞİNİ BİLMİYOR
Çelik, “Aslında ebeveynler çocuklarına boşanmaları ile ilgili olarak ne söyleyeceklerini de bilmiyorlar. Çok fazla ayrıntıya girmeden süreci açık ve net bir şekilde çocuğa anlatmak zorundayız. ‘Biz, artık annen ile anlaşamıyoruz. Bu nedenle de ayrı evlerde yaşamaya karar verdik’ işte bunu net bir şekilde çocuğun, yine onun anlayabileceği bir dilden anlatmalıyız” diye konuştu.
Bugün Türkiye’de boşanmaların 3 temel nedeni olduğunu kaydeden Çelik, bunların; iletişim sorunu, kişilik bozukluğu ve nesiller arası aktarım olduğunu dile getirdi. ‘Çocuklar İçin Boşanmak Ne Demek’ adlı kitabının, boşanma kararı alan ebeveynlerin çocuklarına nasıl yaklaşacağı, ona bu süreci nasıl anlatacağı konusunda bir ‘rehber’ niteliği taşıdığını belirten Çelik, kitabında yer alan öykülerin, çocuğa verilmek istenen mesajı en kolay ve en sağlıklı yoldan anlatmak için kullanılabileceğini de sözlerine ekledi.
İHA
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.