->
Dünyada ve ülkemizde pek çok takipçisi bulunan çiğ besin tüketme akımı (Raw Foodism) besinlerin pişirilmeden, işlem görmeden tüketilmesi prensibine dayanır.
Kadıköy Şifa Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Seda Bahtiyar Tatay, çiğ besin tüketme akımını tüm yönleri ile değerlendirdi!
“Raw Foodism” veya “rawism” son zamanlarda benimsenmeye başlanan sadece çiğ, işlem görmemiş ve sıklıkla organik yiyeceklerden oluşan bir beslenme şekli ve yaşam tarzıdır. Bunların başında yeteri kadar vitamin, protein almamak, aşırı zayıflık ve gıda zehirlenmeleri görülebiliyor. Bu akımda inanılan ve savunulan, yiyeceklerin çiğ tüketilmesinin sağlık için daha faydalı olacağı yönündedir.
Besinlerin pişirilmesi veya işlem görmesi sonucu besinlerin besin değerlerini yitirdiklerine inanan Raw Foodism takipçilerinde sıkça sağlıklı sorunları ortaya çıkabiliyor
Çiğ beslenme akımı çoğunlukla vejetaryenlikle eşit veya içinden gelen bir tarz olarak benimsenir. Bunun sadece çiğ bitki esaslı tüketim olacak şekilde detaylandırmak gerekir.
Hayat tarzına bağlı olarak da Raw food akımını benimsemiş kişiler bazı çeşitlendirmeler ile çiğ sebze, çiğ meyve, çerezler, yumurta, balık (sashimi şeklinde) hatta et, pastörize veya homojenize olmamış süt ürünleri (çiğ süt, çiğ sütten yapılmış peynir gibi) gibi besin maddelerini de tüketmeyi tercih edebilirler.
Raw Food akımı, ısıtılmamış veya herhangi bir şekilde ısıya maruz kalmamış besin maddelerinin tüketimi esasına dayanır. Dolayısı ile gıdanın maruz kalacağı ısının 40-45 derece arası olması şartı vardır. En popüler olan Raw food diyeti ise vejetaryen raw food beslenme şeklidir.
Vejetaryen çiğ beslenme sisteminde sadece işlem görmemiş ve 45 derece üstünde ısıya maruz kalmamış çiğ bitki kökenli besinler tüketilebilir. Bu derecenin üstünde işlem görmüş yiyeceklerin beslenme değerlerini kaybettiklerine, hatta sağlığa zararlı olduğuna inanılır. Bu tür beslenmede öncelik meyvelere, sebzelere, çerezlere, tohumlara ve kurubaklagillere verilir.
Bu akım aşağıdaki inanışlardan doğmuş;
– Çiğ yiyeceklerin içerisinde aktif bulunan enzimler sindirime yardımcı olur. Pişen yiyeceklerde bu enzimler yok olur.
– Çiğ yiyeceklerde bulunan bazı sağlığa yararlı bakteri ve mikroorganizmlar insan vücudunun bağışıklık sistemini ve sindirim sistemini destekler. Bu bakteri ve mikroorganizmalar pişen yiyeceklerde aktifliklerini kaybederler.
– Çiğ yiyeceklerin besin değerleri pişen yiyeceklere göre daha yüksektir.
– İşlem görmüş yiyeceklerin içerisindeki kimyasallar (lezzet artırıcılar, renk maddeleri, koruyucular) yüzünden daha fazla sağlık riski taşırlar.
– Bu akım çiğ yiyeceklerin insan vücudu için en uygun besin maddesi olduğunu savunur. Kahve, alkol ve sigaraya tamamen karşıdırlar. Ayrıca ısıtılmış veya kızartılmış yağın, kavrulmuş çerezlerin karsinojen olduğu savunulur.
– Doğada yetişen bitkilerin veya organik gıdaların, organik olmayan ürünlere göre besin değerinin çok düşük olduğu savunulur.
– Pişmiş yiyeceklerin çeşitli kronik hastalıklara sebep olabilecek zararlı toksinler içerdiği savunulur. Pişirilen ve ısıtılan yağların bir miktar margarin benzeri yağa dönüştüğü ve bu sebepten yağların işlenmeden tüketilmesi savunulur.
– Çiğ sebze ve meyvelerin antioksidant yönünden zengin olması ve yaşlanmayı geciktirici etkileri de bu akım tarafından en kabul gören sebeplerdendir.
– Raw Food Akımında oluşabilecek potansiyel besin yetersizlikleri
– Çiğ vejetaryen yiyecek akımını izleyen bir kişide bazı besin yetersizlikleri görülebilir. Bunlar özellikle B12 vitamini, kalsiyum, D vitamini, demir, çinko, protein olabilir.
– Ayrıca ihtiyacın altında kalori alımında görülebilecek eksikliklerden sayılabilir.
– Bu akımda savunulanın aksine bazı yiyeceklerin biyoyararlılıkları özellikle piştiklerinde ortaya çıkar ve insan vücuduna o zaman faydalı olabilir.
– Özellikle 45 yaş altı kadınlarda yapılan çalışmalarda vejetaryen raw food akımını izleyen kadınlarda yüksek oranlarda adet kaybı ve çok düşük kilolu olma (sağlıksız zayıflık) durumları gözlenmiş. Uzmanların önerisi ise bu tür beslenme şeklinin uzun süreli olamaması yönünde olmuştur.
– Besin zehirlenmeleri ise çiğ yiyecek akımında sıkça görülen bir problem haline gelmiştir. Özellikle çiğ yumurta, çiğ balık, çiğ süt ürünlerini ve çiğ et tüketen kişilerin gıda zehirlenme olasılıklarının çok arttığı ve şiddetli gastroenterit vakaları görüldüğü bildirilmektedir.
Bir önceki Sıcak sütle tüketilen bal yararlı değil başlıklı konumuzda balın besin değeri hakkında bilgiler sunulmuştu.
Bakılanlar: çok yeşillik yemek zararlımı, çiğ sebze yemenin zararları, çiğ yiyecekler, fazla yeşillik yemek zararlımı, çiğ besinlerin zararları
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.