->
Çünkü mülkiyet duygusu gelişmemiştir. Hatta hırsızlık her çocuğun geçtiği bir süreçtir. Her şeyin kendisine ait olacağını düşünür,doğuştan ben merkezcidir.
7 yaşına kadar çocukta gerçeklik duygusu gelişmemiştir.Anne çocuğa”Bu senin değil ,alma” dediğinde çocuk anlamaz, boş boş bakar. Kalem,silgi,para gibi herşeyi daha çok sahip olma duygusu ile toplar.
Anne ve babanın rolü burada önemlidir
Yalanın,hırsızlığın yanlış olduğu çocuğa öğretilmelidir. Vazoyu kıran çocuk elinde vazo parçaları varken ben kırmadım diyebilir. Annenin aşırı tepkisi veya ilgisizliği çocuğun bu konudaki değerlerini oluşturacaktır.
Çocuk taktir edilmek,ilgi ve şefkat beklentisi için yalan söyleyebilir. Cezadan kurtulmak veya suçu saklamak için,eleştiriden kaçmak için,olduğu gibi değil büyüklerin istediği gibi görünmek için yalan söyleyebilir. Bazı çocuklarda çocuksu düşmanlık,kıskançlık duygusu da yalan söyletebilir. Çocuğun yanlış ana-baba tutumlarına karşı tek silahı genelde yalan söyleme olmakta; yalan davranış kalıbı huy haline gelmektedir.
Bir gün büyük suç işleyen gencin idamına karar verilir. İdam sehpasında gence son isteği sorulur.O da annesinin dilini öpmek istediğini söyler.Anne çağırılır. Genç annesinin dilini öperken ısırır. Sonra şöyle der: “Bana küçükken yalan söylemeyi öğrettin ,ben de böyle oldum”.
Çocuğuna işine yarayacağı zaman yalan söyleyebileceği düşüncesini öğreten ve gösteren anne-baba çocuğun geleceğini şekillendirmiş olmaktadır. Yalanı teşvik eden aile olmamak amaç olmalıdır.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.