->
demir vardır. Demirin çok az bir bölümü (10 mg.
DEMİR METABOLİZMASI: İnsan organizmasında yaklaşık olarak 4-5 gr. Üçte biri de ‘depo demiri’ olarak saklanır. Bunun üçte ikisi hemoglobinin yapısına katılmıştır
kadarı), “sitokrom C”, “katalaz” ve “peroksidaz” adındaki enzimlerin yapısında vardır. Kaslarda bulunan “miyoglo-bin” denilen bir başka maddede toplam olarak 150 mg. demir bulunur. Bir günlük besinde 10-25 mg. demir vardır. Bu üç değerli demiri ince bağırsaklar ememez. Demirin bağırsak hücreleri -tarafından emilebilmesi için iki değerli demir olması gerekir. Mide asidinin HCl’i besinlerdeki üç değerli demiri iki değerli demir durumuna getirir. Besinlerle alman demirin ancak 0.5-1.5 mg’lık bölümü emilir, geri kalan bölümü dışkı yoluyla atılır. İncebağırsak hücreleri tarafından emilen iki değerli demir, bu hücrelerdeki “apoferritin” adlı proteinlere bağlanır. Apoferri-tin demirle ne kadar doyarsa, o hücrenin demir bağlama yeteneği de o oranda azalır. Bağırsak hücrelerindeki demir daha sonra kana geçer. Kana geçen demir, burada iki değerli olarak “Siderofillin” (transferrin) denilen bir proteine bağlanır. Kana geçen bu demirin bir bölümü daha sonra depo demiri olarak saklanmak üzere karaciğer, dalak, kemik iliği ve çizgili kaslar gibi vücudun çeşitli dokularına gider. Bu dokularda “ferritin” adı verilen bir proteine bağlı olarak üç değerli demir biçiminde depo edilir.Depo demiri, gereksinim duyulduğunda kolayca yeniden kana geçer ve insan organizmasının o anki demir gereksinimini karşılar. Kanayan yaralarda, adet kanamasında, ameliyatlarda kan kaybıyla birlikte demir kaybı da olur. Bu kayıpların kesin karşılanması gerekir.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.