menisküs yırtıklarında ameliyat şart mıdır?

Bu nedenle herhangi bir menisküs hasarında sadece bu üçte birlik bölümünde oluşan yırtıklar dikilerek tedavi edilebilir ama dizin daha içine doğru olan üçte ikilik bölümünde kanlanma olmadığından tamir edilme şansı yoktur.

Hangi aşamadaki menisküs yırtığına cerrahi müdahele gerekir?

Menisküsle ilgili yapılan MR çekimlerinde durum bazı terimlerle raporlandırılır. “Evre 1 yırtık”, “Evre 2 yırtık”, “Evre 3 yırtık” ve “Evre 4 yırtık” gibi… Özellikle “Evre 1” ve “Evre 2”de gerçek anlamda bir yırtık söz konusu değildir yani dışarıdan bakıldığında herhangi bir yırtık görülmez, sadece iç yapıda kopukluklar oluşturmuştur. Dizin eklem içindeki konumlarına göre iç ve dış menisküs adını alırlar.

Menisküsün sadece üçte birlik bölümü kanlanmaktadır. “Evre 3” dendiğinde ise tek bir yüzeye açılan yırtık mevcuttur; yalnızca üst veya alt yüzeye doğru açılan ve tam olmayan bir yırtık söz konusudur.

Uyluk ve kaval kemiği arasında yer alan ve kıkırdak dokudan oluşan menisküs, dizdeki sürtünmeyi ve binen yükü azaltan bir nevi amortisör görevi yapar
Hem alt hem de üst yüzeye açılan ve “Evre 4” olarak adlandırılan yırtıklar gerçek anlamda yırtık olarak kabul edilir. Cerrahi müdahale gerektiren menisküs yırtıkları da bunlardır.

Her menisküs yırtığı aynı mıdır?

Burada dikkat edilmesi gereken husus “travma sonrası yırtıklar” ile “yıpranma yırtıkları”nın birbirinden ayrılmasıdır. Travma sonrası yırtıklar gençlerde ve özellikle sporcularda oluşan yırtıklardır, yıpranma yırtıkları ise yıllarla birlikte oluşan yıpranma sonucu ortaya çıkan ve genellikle altında kireçlenme yatan dejenere menisküs yırtıklarıdır.

İkinci grup yırtıkta, hastayı rahatsız eden ağrıyı yaratan aslında menisküs yırtığı değil kireçlenmemin kendisidir. Bu durumda ameliyatla menisküsün çıkarılması halinde menisküs amortisör görevini yapamayacak ve birim alana binen yük artacaktır. Sonuçta, kireçlenme süreci hızlanacak ve hastada ameliyat sonrası 3-6 aylık süreç içerisinde ağrılar tekrar ortaya çıkacaktır.

Riskli yaş grubu 45-65…

Menisküs yırtıklarına cerrahi müdahale ile ilgili bilgi veren Op. Dr. Bülent Dilaveroğlu, yıpranma yırtıklarında 45-65 yaşların riskli grubu oluşturduğunu ve genellikle hastalarda dizilim problemini belirtiyor : “Genellikle 45-65 yaşlar arası bu tip yıpranma yırtığı olan hastalarda kireçlenmeye ve sonucunda menisküs yırtığında neden olan bir dizilim problemi söz konusudur. Normal bir insanda kalçadaki topuz diye tarif edilen bölümün ortasında geçen çizgi diz ekleminin ortasından devam ederek ayak bileğinin ortasına ulaşır. Biz buna “diz ekleminin mekanik ekseni” ya da “yüklenme ekseni” adını veririz. Bu eksende oluşacak bozukluklar yani çarpık dizler ya da diğer bir anlatımla her iki ayak yanyana getirildiğinde dizler arasında açıklık, dizdeki yüklenmeyi arttırarak önce menisküsün yıpranmasına daha sonrada eklem kıkırdağının bozulmasına yani kireçlenmeye sebep olur. “

Dilaveroğlu, mevcut eğriliği ortadan kaldırmadan yapılacak menisküs ameliyatının eklem yüzeyindeki sürtünmeyi arttıracağını ve kireçlenme sürecini hızlandıracağını vurguluyor. Öte yandan mekanik eksende problem olmadan gelişen menisküs ameliyatlarında da dikkatli olunması gerektiğine değinen Bülent Dilaveroğlu “Daha  önce de bahsettiğimiz gibi menisküs sürtünmeyi ve binen yükü azaltan bir yapıdır, bunun çıkarılması sürtünmeyi arttıracağından kıkırdaktaki yıpranmayı hızlandıracaktır. Ancak, yırtık menisküs dizde kilitlenme sorunlarına neden oluyorsa çıkarılması uygundur.” diyor.