->
İngilizce’de kısaltması karınca anlamına gelen ANT olduğu için bu şekilde ifade edilebilirler. Çünkü bazıları ‘kırmızı karınca’ olarak adlandırılan ve ‘zehirleyen’ bu olumsuz düşüncelen hayatınızı karartabilir. Bunlarla başa çıkmanın yolları, kontrolü onlarak kaybetmemenin yolları psikoloji açısından son derece önemli. Karıncalar, kafamızın içindeki olumsuz düşünceleri tanımlıyor.
Uzmanlar onlara Otomatik Negatif Düşünceler (OND) diyor
Psikologlar, utanma duygusu nasıl yüzün kızarmasına neden olarak fiziksel bir etki yaratabiliyorsa, insanın kendi kendine zarar vermesine neden olan olumsuz düşüncelerin de sağlığın bozulmasına, kilo almaya, cildin bozulmasına ve acıya neden olabileceğini düşünüyor.
Düşüncelerin görünümü nasıl etkilediği konusunda yıllardır çalışan psikiyatrist Doktor Daniel Amen’ın çalışmaları, olumsuz düşünceleri olumlu düşüncelere dönüştürerek yaşamlarımızı daha iyi hale getirebileceğimizi ortaya koyuyor. Amen yeni kitabı Change Your Brain, Change Your Body’de (Beyninizi Değiştirin, Vücudunuzu Değiştirin) ‘karıncaları’ ele alıyor. Yeterince iyi, yeterince güzel, yeterince zayıf olmadığınızı, kötü bir anne, kötü bir çalışan olduğunuzu… vs. söyleyen kafanızın içindeki küçük sesleri anlatan Amen, bazı ‘karıncaların’ üstesinden gelinebiliceğini belirtiyor ve olumsuz düşüncelerin tüm düşünce yapısını ele geçirmesi anlamına gelen karınca istilasına karşı dikkatli olunması gerekiyor.
Profesör, basit ‘karınca yok edici’ tekniklerle, bu düşüncelerin beyni yemesine ve işgal etmesine engel olabileceğini ve bir daha geri gelmemelerinin sağlanabileceğini söylüyor. Amen, “Beyininiz güçlü bir organ. Şişman, yaşlı, kırışık ya da ihmalkar olduğunuzu düşündüğünüzde, sağlığınızı, kilonuzu ve zihninizi etkileyen stres hormonunu yükseltiyorsunuz. Olumsuz düşünceler olumsuz oluşlara neden olabilir. Bunun için kendi ‘yok edici’ çözüm cephaneliğinizi oluşturmanız gerekir. Kafanızda bir ‘karınca yok edici’ geliştirmeniz, tüm negatif düşünceleri yok etmenizi sağlayabilir… Kendinizle kafanızda oluşan olumsuz düşüncelere kulak vermemek için anlaşın. Bunu yaparsanız düşünceleriniz olumlu davranışlara yansıyacaktır. Vücudunuz aklınızı takip eder. Başka şansı yoktur” diyor.
Bu ‘karıncalara’ bir göz atmak gerekirse:
Ya hep ya hiç
Bu, her şeyin ya iyi ya da kötü olduğuna inanmanıza neden olacak siyah-beyaz düşünmedir. Bu, sözgelimi bir gün sporu kaçırdığınız için bunun öz disiplininiz olmadığı anlamına geldiğini ve tümden spor fikrinden vazgeçmenizi size dikte eden çarpık bir mantıktır.
Çözüm: Yukarıdaki örneği ele alacak olursak, tek bir gün gidememenin tümden bırakmanız gerektiği anlamına gelmediğini kabul etmeye kendinizi zorlanamız gerekir. O gün gidemediyseniz, ertesi gün mutlaka gitmeye çalışın.
‘Daima’, ‘asla’,’hep’, ya da ‘herkes’ ifadelerini kullanmak
Sözgelimi kendinizi sürekli “Asla kilo veremeyeceğim” derken buluyorsanız, eylemleriniz üzerinde hiçbir kontrolünüz yokmuş gibi davranıyorsunuz demektir.
Çözüm: Asla asla demeyin. Genelleştiren sözcüklere bir yasak koyun.
Olumsuzluklar üzerine odaklanmak
Eğer olumlu şeyler pahasına olumsuzluklara yoğunlaşıyorsanız, bu, sebat etmekten ziyade pes etmeye eğilimli olduğunuz anlamına gelir.
Çözüm: Ruh halinizi iyileştirmek için mümkün olan her şeye olumlu anlamlar yüklemeye çalışın. Aslında bu biraz Pollyanna’cılık oynamayı gerektiriyor.
Hissederek düşünme
Bir şeyin doğru olduğuna dair hisleriniz bunu sorgulamanıza engel oluyorsa.
Çözüm: Bunun yerine mantıklı düşünmeye çalışan, görüşlerinizi desteklemek ya da buna karşı durmak için kanıt arayın.
Suçluluk
Yapmalıyım, yapmak zorundayım gibi kelimeler, suçluluk duygusunun inşasına izin verir ve davranışlarınızı kontrol etmeye başlar.
Çözüm: Suçluluk duygusunu içinizden atın, ne yapabiliyorsanız yapın, ama sağlığınız pahasına bu kelimeleri kullanmayın. -meli ekini sadece size uyduğu durumlarda kullanmaya ve uygulamaya çalışın.
Etiketleme
Eğer kendinizi yaftalarsanız (sözgelimi “Ben başarısız biriyim”) eylemleriniz üzerindeki hakimiyetinizi kaybedebilir, olumsuzlukları salt gerçekler olarak görmeye başlarsınız.
Çözüm: Bunu yapmaktan vazgeçin, etiketleri tersine dönüştürün ve buna göre davranın.
Falcılık (kırmızı karınca)
Kendinize dair olumsuz bir gelecek tasavvur etmek (Asla bu sınavı geçemeyeceğim ya da bu işin üstesinden asla gelemeyeceğim…gibi) Bunlar çok yaygın olumsuz düşüncelerdir ve hızla istila moduna dönüşebilir.
Çözüm: Geleceği asla kesin olarak bilemeyeceğinizi kendinize hatırlatın. Geleceğe dair merakınızı taze tutun ve geleceğin olumlu bir şekilde şekilleneceğini düşünün.
Niyet okuma
Başkalarının düşüncelerini okumayın (Beni sevmiyor, çok şişman olduğumu düşünüyor, başarılı olmadığımı düşünüyor…gibi)
Çözüm: İnsanların ne düşündüğünü kesin olarak bilemezsiniz. Kafanızdan yorumlar uydurup buna inanmaktan vazgeçin. Kendinize güvenin.
Başkalarını suçlamak (Kırmızı karınca)
Başkalarını suçlamak ve başarı ya da başarısızlığınızın sorumluluğunu almamak zehirli bir düşüncedir. ‘Bu senin hatan’ diye başladığınız cümleler, hayatınızı mahvedebilir. Bu karıncaların kurbanı olabilirsiniz.
Çözüm: Eylemlerinizin, başarı veya başarısızlıklarınızın sorumluluğunu almaktan korkmayın. Eylemlerinizin sonuçlarıyla yüzleşmeye çalışın. Kötü sonuçlardan çıkaracağınız derslerle yarın yeni ve daha iyi bir güne uyanacağınızı düşünün.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.