PAP-TEST Faydaları

Çeşitli inceleme yöntemleri arasında en yararlısı olan Pap-test George Papanicolaou tarafından geliştirilmiştir; Pap-smear ya da Papanicolaou boyama yöntemi adlarıyla da anılır. Bu belirgin azalmanın nedeni hastalığa erken tanı koyulmasını sağlayan incelemelerin yaygınlaş-masıdır. Günümüzde ise bu hastalığa bağlı Ölüm oram 50 yıl öncesine göre üçte bire inmiştir. Zamanında gerekli tedavi yapılmazsa üç yıl içinde Ölümle sonuçlanabilir.
PAP-TEST
Dölyatağı boynu korsinomu, kadın üreme sisteminde en sık görülen kanser türlerinden biridir
Pap-test hücrelerdeki kötü huylu değişimlerin erken evrede saptanmasını sağlar.
Pap-testinin temelindeki ilke basittir: Dölyolunu ve dölyatağı boynunun iç ve dış yüzeyini örten epitel katmam sürekli yenilendiğinden yüzeylerinde biriken hücreler toplanıp mikroskopla incelenebilir. Pap-testte atipik hücrelerin bulunmasıyla bîr tümörün ya da başka hastalıkların varlığı anlaşılır.
UYGULAMA BİÇİMİ
Dölyolundan ve dölyatağı boynunun dış yüzeyinden dökülen epitel hücreleri tahta bir spatülle toplanır, Spatül, geniş bir alandan hücre toplayacak biçimde hafifçe doku yüzeyine sürtülür. Dölyatağı boynunun içindeki hücreler ise küçük bir pamuk tampon sokularak alınır. Bu tampon, hücrelerin içinde bulunduğu salgıyı emer. Hücre örneklerinin mikroskopla incelenmesi sonucunda karşılaşılan hücresel değişimlerin sınıflaması yapılır.
PAP-TESTİN TANI DEĞERİ
Pap-test yalnızca tümör kuşkusu uyandıran durumları ortaya çıkarır. Dölyatağı
boynu kanserinin kesin tanısı içinse daha ileri incelemelere gerek vardır. Pap-; test sonucunun pozitif çıkması hastanın * aşın endişeye kapılmasına yol açmamalı, ama onu hemen durumunu kesinleştirecek incelemelere ve özellikle biyopsiye, yani dölyatağı ya da dölyolu dokusundan parça alınmasına yöneltmelidir.
Pap-test çok güvenilir bir inceleme yöntemidir. Ama yanlış sonuç olasılığı her zaman vardır ve tümör bulunan kadınlarda negatif sonuç (yalancı negatif-lik) ya da tümör bulunmayan kadınlarda pozitif sonuç (yalancı pozitiflik) elde edilebilir.
Yalancı pozitif sonuca daha çok yerel iltihaplar, gebelik, doğum kontrol hapları kullanma ve hormon tedavisi görme gibi durumlarda rastlanır.
Test sonuçlan öbür belirtilerle çeliştiğinde kadın hastalıktan uzmanı incelemenin yinelenmesini isteyecektir. Kız çocuklarda ve ergenlik çağındaki kızlarda da dölyolundan kanama gibi bir belirti görüldüğünde hekim Pap-test yapılmasını gerekli görebilir.
Pap-test, tümörleri saptama olanağı sağladığı gibi herhangi bir iltihabı da açığa çıkarabilir. Böylece hemen tedaviye başlanabilmesi, kronik iltihapların tümör gelişmesini kolaylaştırması açısından çok önemlidir. Pap-test 20 yaşından sonra en az iki yılda bir, 35-65 yaşlar arasında ise her yü yapılmalıdır. Bu son dönemde döîyatağı tümörü olasılığı daha yüksektir.
Test ilk yapıldığında alman sonuç “Sınıf I” kapsamına girerse yalancı negatiflik olasılığını gidermek için 6 ay sonra test yinelenir. Sonuç aynı çıkarsa inceleme düzenli olarak yılda bir ya da en az iki yılda bir yinelenme-lidir.
Test ilk yapıldığında alınan sonuç “Sınıf II” kapsamına girerse iltihap giderici tedavi uygulanmalı ve ardından “Sınıf I”e dönüşü doğrulamak için test yemden yapılmalıdır.
IH. sınıftan (kuşkulu) sonuçlar hemen biyopsi yapılmasını gerektirmez; I uygun tedavi saptanarak hastalık ge-riletilmeye çalışılmalı, hekimin saptadığı aralıklarla Pap-test yinelenerek durum denetim altında tutulmalıdır. IV. ve V. sınıflardan sonuçlar ise hemen tanıya yönelik başka girişimlerde bulunulmasını ve tedaviye başlanmasını gerektirir. Bunlar her 3 ayda bir yinelenen düzenli testlerle sürekli kontrol edilir.