RUH SAĞLIĞI OLMADAN SAĞLIK OLMAZ

RUH SAĞLIĞI OLMADAN SAĞLIK OLMAZ

İstanbul Tabip Odası’nda 10 Ekim “Ruh Sağlığı Günü” dolayısıyla gerçekleştirilen basın toplantısında uzmanlar ruh sağlığının önemini vurguladı.

Uzmanlar açıkladı: Ruh sağlığı olmadan sağlık olmaz. Hekime gitmekten çekinmeyin.

Ruh sağlığı olmadan hiçbir konuda başarının sağlanamayacağını belirten uzmanlar “Hekime gitmekten çekinmeyin” çağrısında bulundu. İşte uzmanların görüşlerinden kesitler:
RUH SAĞLIĞININ TOPLUMSAL BOYUTU
– Ruh sağlığı olmadan sağlık olmaz: Sağlık dendiğinde çoğunlukla beden sağlığı anlaşılmaktadır. Oysa sağlık, ruh sağlığı ve beden sağlığının bütünüdür

– Beden sağlığı ruh sağlığını da etkiler: Birçok kişide bedensel hastalık ortaya çıkabilir. Hem bu hastalık hem de tedavisi düşünce ve duyguları etkiler.  Ciddi bedensel hastalıklar insanda belirsizlik, ağrı veya ameliyatla başa çıkma, tedaviye alışma, hastalığın yarattığı yeti yitimine uyum, başkasına bağımlı olma korkusu  yaratır.
– Ruh sağlığı genel sağlıkla bağlantılıdır. Ruhsal hastalığı olan kişilerde sağlığa yönelik olumsuz-zararlı davranışlar artar, ruhsal sorunlar ve stres diğer bazı bedensel hastalıklara zemin hazırlar.
– Ruhsal hastalıklar: Ruh sağlığı hastalıkları yaygın kanının tersine toplumun küçük bir kesiminde değil önemli bir oranda nüfusta görülür. Kişinin gerçekle ilişkilerini bozacak derecede ağır akıl hastalıklarıyla sınırlı değildir. Hatta bu tür ağır hastalıklar bütün ruhsal sorunların küçük bir oranını oluşturur.
– Öte yandan sözkonusu ağır ruhsal hastalıklar da günümüzde tedavi edilebilen hastalıklar kapsamındadır ve bu hastalığı olanların tedavi haklarını eksiksiz kullanmaları yönünden etkin bir toplumsal düzenlemeye gereksinim duyulmaktadır.
TOPLUMUN BÜTÜNÜNÜ İLGİLENDİRİR
Ruhsal hastalıklar sık görülür, toplumun her kesimini etkiler. Tedavi edilmezlerse kişisel, toplumsal ve maddi kayba neden olur. İnsanların % 25′i yaşamlarının bir döneminde ruhsal hastalıklardan etkilenir. 75 yaşına gelmiş kişiler arasında herhangi bir ruh hastalığı yaşamış olanlar yarıdan çoktur (% 50.8). Belli bir zaman diliminde nüfusun %10′unda ruhsal hastalık görülür.
Bugün dünya üzerinde yaklaşık 450 milyon kişinin ruhsal sorunları olduğu, 20 milyon insanın da ruhsal sorunlar nedeniyle yardım arayışı içinde olduğu bilinmektedir. Birinci basamak sağlık kuruluşlarına başvuran yaklaşık her dört kişiden birinin başvuru nedeni ruhsal sorunlar ve bunların çoğu yetersiz tedavi görmektedir.
Ruh sağlığı sorunu olanların en az bir yakını olduğu düşünülürse ruh sağlığı sorununun toplumun önemli bir kesimini, hatta tamamını doğrudan ilgilendirdiğini söylemek abartı sayılmaz.
YETİ YİTİMİNE YOL AÇAR
Yeti yitimi kişinin kendinden beklenen iş, okul, ev, toplumsal roller ve kendi bakımına ait görevlerini aksatması anlamına gelir. Birçok hastalıkta kişide yeti yitimine yol açan olumsuz etkiler ortaya çıkar.
Ruh sağlığı sorunları kişide yeti yitimine yol açması bakımından tahmin edilenin tersine ön sıralarda yer almaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün bir araştırmasında, dünyada yeti yitimine en çok yol açan 10 hastalık şu şekilde sıralanmıştır:
1. Depresyon
2. Demir eksikliği anemisi (Kansızlık)
3. Düşme ve ev kazaları
4. Alkol kullanımı
5. Kronik kısıtlayıcı akciğer hastalığı
6. Bipolar bozukluk
7. Doğumsal anomaliler
8. Osteoartritis
9. Şizofreni
10. Obsesif kompülsif bozukluk
Görüldüğü gibi en çok yeti yitimine yol açan 10 hastalıktan beşi ruh sağlığı ile ilgili hastalıklardır. Dünya Sağlık Örgütü’nün geleceğe yönelik öngörülerine göre; 2020′de depresyon kadınlar ve gelişmekte olan toplumlarda başta gelen yeti yitimine yol açan hastalık olacak. Ayrıca 2020′de tütün kullanımına bağlı hastalıklardan kaynaklanan yeti yitiminin de öne geçeceği tahmin edilmektedir.
Ülkemizin 15-55 yaş arasındaki nüfusunda da en yaygın hastalıklar içinde depresyon ilk beşte yer almaktadır (1. İnfeksiyon hastalıkları, 2. Mide barsak sistemi hastalıkları, 3. Tansiyon yüksekliği, 4. Eklem hastalıkları, 5. Depresyon ve anksiyete bozuklukları).
TEDAVİDEN KAÇINMAYIN
Ruhsal sorunu olanların toplumdan dışlanmadığı bir tarihsel geçmişimiz olduğu halde, batılı kurumların gelişmesi, kentleşmenin ve nüfusun artışı gibi nedenlerle günümüzde ruhsal sorunu olanların damgalanması ve dışlanması da toplumsal boyutta soruna yol açmaktadır. Damgalama ve dışlama bir yandan ruh sağlığı sorunu olanların tedavi başvurusundan kaçınmasına yol açmakta, öte yandan da ruh sağlığı sorunlarının çözümüne ilişkin hiçbir geliştirme çalışması yapılmaması sonucunu vermektedir.
 
 

admin hakkında 18864 makale
Öylesine bir hasdta

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.