Teknolojik uyuşmazlık ilişkileri zedeliyor

Teknolojik uyuşmazlık ilişkileri zedeliyor

Yatağımda bir yabancı var: kocamın iPad’i. Gözlerim sürekli olarak renkli ikonları ve ısrarcı parlaklığıyla iPad’a kayıyor ki bu da kaçınılmaz olarak dikkatimi dağıtıyor. Bilgisayarımın ve cep telefonumun ekranına gözlerimi kısarak baktığım uzun bir günün ardından, bir kitabın sayfalarında gezinmek beni mutlu ediyor.

İnternet alışkanlığı, sosyal paylaşım siteleri, kısacası teknoloji çiftleri etkiliyor. Tekmolojik uyuşmazlık ilişkileri zedeliyor

iPad’in yanında kitap okuyamıyorum. Ama eşim ona bayılıyor. E-kitaplar ve basılı kitaplar konusundaki anlaşmazlık, normalde son derece uyumlu olan ilişkilerin tadını kaçıran tek teknolojik çatışma değil. Koca Kindle isterken karısı Nook kullanabiliyor. Başka çiftler BlackBerry-iPhone ya da PC-Mac çatışması yaşayabiliyor. Partnerlerden biri Zune kullanırken, diğeri her tarafta karşımıza çıkan iPod’ları tercih edebiliyor. Halen 1990′lardan kalma Nokia marka bir cep telefonu kullanan 28 yaşındaki Amy Robinson, “Erkek arkadaşım Bill, cep telefonumun çok komik göründüğünü düşünüyor. Sürekli benimle dalga geçiyor” diyor. Diğer yandan bir teknoloji şirketinde çalışan 30 yaşındaki Bill Rice, Motorola Zoom’u ilk satın alanlardan biriydi. 4G Android telefonun satışa çıkacağı ilk açıklandığında, sabırsızca beklemeye başlamış. Teknoloji konusundaki fikir ayrılığı sinir bozucu olabiliyor.
Çünkü çiftler birbirlerini sevdiği halde cihazlarına da son derece bağlıdır. Araştırmalar insanların cep telefonlarına karşı aşka benzer duygular beslediğini gösteriyor. Bu araştırmalardan birine göre, Avustralyalı gençler “cep telefonlarının kendilerinin bir parçası” olduğunu düşünüyor. Başka bir araştırmadaysa, Amerika’daki üniversite öğrencilerinin yalnızca yüzde 1′i “kaybolduğu takdirde cep telefonsuz yaşamaya çalışabileceklerini” söyledi. Bir Birkin ile Bottega Veneta arasındaki farkı anlayamayanlar bile belli bir markanın elektronik cihazlarına takılıp kalabilirler.
Çoğu kişi için cihazları karakterlerinin bir yansıması. Çiftlerin elektronik kimlikleriyse her zaman birbiriyle uyuşmaz. Hard Case Crime isimli yayın evinin sahibi olan 42 yaşındaki Chartles Ardai, 38 yaşındaki eşi Naomi Novik’in tablet bilgisayar koleksiyonuyla ilgili, “İki iPad’inden de Kindle Fire’ından da nefret ediyorum. Kağıt ve mürekkepten meydana gelmeyen kitaplara karşı kin duyuyorum” diyor.
2000′lerin ortasında yapılan araştırmalar kadınların cep telefonlarına erkeklerden daha fazla bağlandığını gösterdi. Ancak bu durum, oyun oynama, borsa işlemlerini takip etme ve internette sörf yapma gibi seçenekler sunan akıllı telefonların piyasaya çıkmasıyla değişmiş olabilir. Kasım 2011′de Connecticut merkezli bir dijital pazarlama araştırmaları firması olan InsightExpress tarafından bin 300 kişi üzerinde yapılan bir araştırma, iPad’in erkekler tarafından daha çok satın alındığını ortaya çıkardı. Akıllı telefonları da daha çok erkekler satın alıyor. Marka söz konusu olduğunda, bazı araştırmacılar erkeklerin Android telefonları, kadınların ise iPhone’u tercih ettiğini gösterirken, diğer veriler akıllı telefonların her iki cinste de eşit derecede popüler olduğunu ortaya koyuyor.
Akıllı telefon seçimleri nüfus özelliklerine göre değişiklik göstermese de, teknoloji konusundaki fikir ayrılıkları hâlâ bir hayli yaygın. 39 yaşındaki sosyal medya danışmanı Bill Douglas, 37 yaşındaki eşi iPhone’a geçince kendini ihanete uğramış gibi hissetmiş. Douglas, “İlk Android’lerimizi birlikte almıştık” diyor. Çoğu çift için asıl amaç eşin tercihlerini değiştirmek. California’da yaşayan 37 yaşındaki serbest meslek sahibi Deborah Sweeney, yıllardır BlackBerry kullanıyordu. Sweeney, “Eşim yedi yıl boyunca beni iPhone’a geçmeye ikna etmeye çalıştı. Bana sürekli deli muamelesi yapıyordu” diyor. Sweeney Kasım’da telefonunu değiştirmeyi kabul etmiş. “Büyük bir yenilmişlik ve pişmanlık hissettim. Bebeğim gibiydi” diyor.
Eşini teknolojik bir cihazı kullanmaya ikna etme çabaları ise sadece gerginlikle sonuçlanıyor. Bir yazılım şirketinin sahibi olan 37 yaşındaki Emma Moore, erkek arkadaşı Jim’e bir e-kitap okuyucusu olan Nook hediye etmiş. Jim, Nook’u henüz açmamış. Moore, “Onun yerine kafeye her gün dört gazete taşıyor. Bir gün onun için ne yapmaya çalıştığımı anlayacak” diyor. Ama o gün geldiğinde, (ilişki olmasa bile) teknoloji kim bilir ne kadar ilerlemiş olacak.
THE NEW YORK TIMES

admin hakkında 18864 makale
Öylesine bir hasdta

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.