->
Dünya genelinde önemli bir sağlık sorunu olan kanserin, sağlıklı beslenme ve sigaradan uzak durmakla önlenebileceği bildirildi.
Çevresel etkenlerin yapısal etkenlerin üzerine konulduğunda kansere yakalanma ihtimalinin artığına dikkati çeken Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Uzmanlar, yanlış beslenme alışkanlıklarının son yıllarda hızla artmasıyla birlikte kanser vakalarının oluşumunun da hızlandığını söyledi. Mustafa Özdoğan, bu nedenle çevresel etkenlerin ne kadar farkında olunup, ne kadar bunlardan uzak durulursa kanserin oluşmasının geciktirilebileceğini ya da önlenebileceğini belirtti
Doç. Dr. Özdoğan, doğru beslenme alışkanlıklarının bu anlamda büyük önem taşıdığını, ayrıca obezite ile kanserin doğrudan ilişkilendirilebileceğini kaydetti.
Sebze ve meyve tüketiminin önemi
Obezitenin, sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın en büyük düşmanı olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Özdoğan, şöyle konuştu:
“Kanseri, sağlıklı beslenme ve sigara içmemekle önlenebilir bir hastalık olarak nitelendirebiliriz. Sebze ve meyve tüketenlerin diğer insanlara göre kansere yakalanma olasılığı yarı yarıya azdır. Sigara ve ‘fast food’tan uzak durarak, sağlıklı beslenerek, kiloya dikkat ederek, egzersiz yaparak, kanser riskini üçte bir oranında azaltabiliriz.
Dünyada, 2030′da 75 milyon insanın kanserle yaşayacağını düşünürsek, 25 milyon insanın bugünden itibaren yaptığımız çalışmalarla kansere yakalanmalarını önleyebiliriz. Bu çok önemli bir rakam. Bu kapsamda obeziteyle hem diyabet hem de kanser açısında da önemli bir savaş vermeliyiz. Dolayısıyla kanser günümüzde 3′te biri önlenebilir bir hastalıktır.
Meyve ve sebze tüketimi her durumda teşvik edilmelidir. Sertifikalı ve organik tarım ürünleri desteklenmelidir. Aşırı kaloriden kaçınmak gerekiyor. Fazla yağ tüketilmeyecek. Katı yağlar yerine sıvıları tercih edilecek. Fazla hareketsiz kalınmayacak. Özetle sadece sağlıklı bir yaşam tarzını benimseyerek, kanserin üstesinden gelebiliriz.”
Vitamin kullanımı
Doç. Dr. Mustafa Özdoğan, genç kalma, yaşlılık belirtilerini önleme ve azaltma ile hastalıklardan uzak durmak için antioksidan ve yüksek doz vitamin alımı yapıldığını söyledi.
Bu durumun, Türkiye’de çok ciddi bir sorun haline geldiğini belirten Doç. Dr. Özdoğan, oysa gelişmiş ülkelerde artık yüksek doz vitamin kullanımının ortadan kalkmaya başladığını bildirdi.
Doç. Dr. Özdoğan, antioksidan ve yüksek vitamin kullanımının, ciddi bir ekonomik sektör oluşturduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Sektör oluşması nedeniyle vitamin kullanımı her zaman olumlu tanıtılacaktır. Ama biz hastalara eğer sağlıklı beslenebiliyorlarsa sebze ve meyveden gıda alabiliyorsa vitamin almalarını önermeyiz. Çünkü doğal yollarla bu vücuda giriş yapıyor demektir. Ben, hekim önermediği sürece aşırı doz vitamin kullanımından uzak durulmasını öneriyorum. Bunu hem kanserli hastalar hem de sağlıklı bireyler için söylüyorum. Çünkü yüksek doz vitamin kullanarak genç kalınamaz ya da kanserden kurtulamazsınız. Hatta bunların yan etkilerinin de olduğu çok sayıda çalışmayla tespit edilmiştir. Eğer hastalar hekimler tarafından doğru bilgilendirilirse böyle bir arayış içinde olmayacaktır.”
Bir önceki Kanser virüsü evlilik dışı ilişkiyle yayılıyor başlıklı konumuzda cinsel yolla bulaşan hastalıklar, rahim ağzı kanseri ve smear testi hakkında bilgiler sunulmuştu.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.